The ACT Jubilee Night konserini çok önceden haber almıştım. Ne zaman diye sorarsanız, sanırım Haziran ortasıydı. Sıkı bir ACT takipçisi ve koleksiyoncusu olarak ACT’nin internet sitesini hem yeni çıkacak albümler hem de sanatçılarının dünya genelinde gerçekleştirmiş oldukları performansları hakkında bilgi edinmek için sık sık ziyaret ederim. ACT arşivimde en çok bulundurduğum albümlerin kaydını ve yapımcılığını gerçekleştiren firma. Aslında amacım geçtiğimiz yaz İstanbul Caz Festivali’ne geleceğini duyduğum Magnus Öström ve Lars Danielsson ile ilgili performansların tarihine bakmaktı. Konserleri ülkelere göre sıralayınca işte o hayallerimdeki konserin duyurusuyla karşı karşıya kaldım. ACT’nin 20. Yılı için düzenlenen Jubilee gecelerinden biri de 7 Ekim’de İstanbul’da 22. Akbank Caz Festivali kapsamında gerçekleştirilecekti. Vallahi ne yalan söyleyeyim, etrafına ACT albümlerini dağıtan, aldırtan ve ACT müzisyenlerini anlatan hep ben olduğumdan ve Kuzey Avrupa tonuna doğru yaslanan albümleri pek de öyle herkese sevdiremediğimden olsa gerek, özel ilgi alanım olan ACT sanatçılarının performanslarını Türkiye’de istediğim sıklıkta göremiyorum. Bu sebeple en sıkı takip ettiklerimin birçoğunu aynı sahnede performans verirken görebilecek olmanın beni ne kadar mutlu ettiğini anlatamam. Dile kolay; Nils Landgren, Lars Danielsson, Caecilie Norby, Michael Wollny, Wolfgang Haffner, Verneri Pohjola, Johan Norberg ve Céline Bonacino, ACT Jubilee Konserleri’nin sonuncusunda hep beraber İstanbul’a geliyorlar. Bu mutluluğum İsveç’te yaşayan, Nils Landgren Funk Unit’te de çalan, davulcu Robert Mehmet Sinan İkiz ile İstanbul’da konseri öncesinde bir araya geldiğimizde ACT’nin kurucu yöneticisi Siggi Loch’un da bu konser için İstanbul’a geleceğini öğrenince, ikiye katlandı.
The ACT Jubilee Night konserlerinde, ACT Family Band sahne alıyor ve konsept 2012 yılına özel olarak ACT’nin 20. kuruluş yılı kutlaması. ACT bu yıl şimdiye kadar, dördü Şubat ayında Almanya’da arka arkaya dört gün boyunca, biri Nisan’da Paris’te ve bir diğeri geçtiğimiz günlerde Stockholm’de olmak üzere toplam 6 ACT Jubilee Night konseri verdi. Bu konserlerden Hamburg’da düzenlenen 2 CD’den oluşan bir albüm olarak basıldı. 2012 yılının sonlarına doğru yaklaşırken, 6 Ekim’de İsveç’in Malmö şehrinde bir konser daha verilecek. İstanbul ise The ACT Jubilee Night konserlerinin sonuncusuna 7 Ekim’de ev sahipliği yapacak.
ACT Family Band kadrosu, Jubilee konserlerinde zaman zaman küçük değişikliklere uğramakla beraber, Nils Landgren (tb, voc), Michael Wollny (p), Verneri Pohjola (tr), Céline Bonacina (sax), Lars Danielsson (b), Nguyen Le (git), Caecilie Norby (voc) ve Wolfgang Haffner (dr)’den oluşmakta. Nguyen Le İstanbul’daki konserde yerini Nils Landgren ile yaptığı kayıtlardan hatırlayacağınız Johan Norberg’e bırakacak. Vokal'de bazen konuk sanatçı olarak Caecilie Norby yerine ACT'nin Rigmor Gustaffson ile birlikte en çok albüme sahip olan caz vokali İsveçli Viktoria Tolstoy'u (bazen her ikisini birden), piyanoda konuk sanatçı olarak zaman zaman kendi solo albümlerinden olduğu kadar bana göre ACT'den şimdiye kadar çıkan albümlerin en iyilerinden olan Pasodoble'yi Lars Danielsson ile beraber duo olarak kaydeden Lezsek Mozdzer'i görüyoruz. Gerek ACT dahilindeki diskografilerini gerekse ACT'nin diğer sanatçıları ile beraber yaptıkları albümleri değerlendirdiğimde Nils Landgren, Lars Danielsson, Wolfgang Haffner ve Nyguen Le’yi ACT Family Band'in amiralleri olarak görüyorum. Michael Wollny ise genç yaşına rağmen yeteneği, etkileyici diskografisi ve sıra dışı müzik anlayışı ile çoktan ACT’nin köklü müzisyenleri arasında yerini aldı. ACT Family Band’da yer alıyor olması da bunun bir göstergesi. Yakın zamanda yaptığı yeni albümlerle ismini sık sık duyduğumuz başka bir genç yetenek Verneri Pohjola’yı da o harika tonu ile canlı dinlemek çok heyecan verici olacak. Caecilie Norby’nin duygu dolu sesi ise eminim birçok dinleyiciyi kendine hayran bırakacak. Yeni yeni takip edebildiğim Céline Bonacino ise triolarda ve bu tarz konserlerde çok sık karşılaşmadığımız bariton saksafonu ile yine merak ettiğim performanslardan bir diğeri.
Dinlediğim ACT müzisyenlerinden hiçbirini bir diğerinden ayrı yere koyamam ama en derinden bağlı olduğum insan şu an aramızda değil ne yazık ki. Cennette, oralardaki en iyi trionun piyanisti olmuştur büyük ihtimalle. Daha önce hakkında 10-15 yazı yazdığım ve triosu ile caz dünyasını altüst eden Esbjörn Svensson’dan bahsediyorum. Önceleri çocukluk arkadaşı Magnus Öström ve Dan Berglund ile beraber kurduğu trio ile çalan ve zaman zaman Lina Nyberg gibi vokallerle albüm dolduran Esbjörn Svensson’un ACT ile ilişkisi, hayranı olduğum bir diğer ACT sanatçısı Nils Landgren’in ekibi Nils Landgren Funk Unit’in piyano ve klavyeden sorumlu departmanı olarak görev almasıyla başlar. Esbjörn Svensson, Funk Unit sonrasında trio kayıtlarını sonradan ACT’den çıkarır. Daha sonrasında arkadaşları ile beraber yaptıkları harika albümler ve inanılmaz canlı performanslarla firmanın dünya çapında en önemli müzisyenleri haline gelirler. 2008 yılında aramızdan vakitsiz ayrılışıyla ise Esbjörn Svensson müzik efsaneleri arasındaki yerini alır. Şimdilerde, grubun davulcusu Magnus Öström ve basçısı Dan Berglund yollarına kendi gruplarıyla yine ACT’den devam etmekteler. Bu arada, ACT Jubilee Night konserlerinde Esbjörn Svensson’un bestesi olan, üzerine Charlie Haden’in oğlu Josh Haden’in söz yazdığı, Seven Days of Falling albümünde vokal içeren ve vokal içermeyen iki halinin yer aldığı ve ACT albümlerinde ve Esbjörn Svensson’u anma konserlerinde defalarca seslendirilen Love is Real parçasının da seslendirildiğini ve ACT’in bu efsane ismine bir saygı duruşu gerçekleştirdiğini hatırlatayım.
1956 doğumlu Nils Landgren -kırmızı trombonlu adam- hem köklü ve dinamik ekibi Funk Unit ile hem de kadın caz vokallere yaptığı ve eşlik ettiği albümlerle İsveç Caz Okulu gibi çalışan bir müzisyen. Kendi liderliğinde ve ekibiyle ACT’den yaklaşık 25 albüm çıkardığı gibi, bir o kadar ACT albümüne de yapımcı veya konuk sanatçı olarak katkı sağladı. Buradan, ACT ile ilk anlaşma yapan müzisyenin Nguyen Le olmasına rağmen, Nils Landgren’in aslında ACT’nin en önemli ve köklü müzisyeni olduğu yorumunu yapabilirim. ACT’nin kurucusu Siggi Loch’dan sonra belki de adı en çok geçen müzisyen Nils Landgren. Bana göre, Almanya kaynaklı ACT çatısı altında bu kadar İsveçli müzisyen bulunmasında da Nils Landgren’in büyük katkısı var. Nils Landgren, bana göre yaşayan en iyi trombonculardan biri olduğu kadar en sıkı funk müzisyenlerinden. ACT öncesinde de oldukça aktif. İsveçli efsane Bengt-Arne Wallin’den olduğu kadar trombonist Eje Thelin’den de etkilenmiş. 1990’lı yıllardaki Baltic Jazz festivallerindeki sahne performansları ile jazz dünyasındaki haklı yerini almış. Özellikle ACT’den çıkan Funk Unit ile beraber yaptıkları canlı kayıtları mutlaka edinin derim. Esbjörn Svensson ile duo olarak kaydettikleri Swedish Folk Modern ve Layers of Light sadeliği ve güzelliği ile efsane ACT albümlerinden ikisidir. Lars Danielsson ve vibrafonist Cristopher Dell ile doldurdukları Salzau Music on Water da sıra dışı ve dinlenilmesi gerekenlerden bir diğeri. Bunların dışında not düşülmesi gereken en önemli albüm olarak Joe Sample ile beraber doldurdukları Creole Love Call albümünün adını vermem gerekiyor. Burada Nils Landgren en ciddi vokal performanslarından birini sergilemekte.
1958 doğumlu Lars Danielsson da ACT’nin simgeleşmiş bir diğer ismi. Lirik kontrbası ve çellosuyla yine o da kendi doldurduğu albümlerle olduğu kadar ACT’deki diğer sanatçıların projelerinde aldığı yerle biz ACT düşkünleri için unutulmaz isimler arasında. Bunun öncesinde çok önemli isimlerle kurduğu dörtlüsü ile beraber olduğu kadar dünyanın en önemli caz müzisyenleri ile de yaptığı kayıtlar bulunmakta. Özellikle son olarak Tigran Hamasyan ile beraber kaydettikleri Liberetto ile bize yakın ezgilere doğru yol aldığı için ülkemizde de çok beğenildi. Bu albüm için İstanbul’da konser bile verdi. Bu albüm öncesi çıkarmış olduğu, dahilinde Eric Harland’ın da adını görebileceğiniz Tarantella ve Lezsek Mozdzer ile duo olarak kaydettikleri Pasodoble albümleri ise ACT tarihine altın harflerle geçti.
Wolfgang Haffner ise bence harika davulculara sahip ACT’nin kayıtlarında bateride adına en çok rastladığımız müzisyeni ve mükemmel bir tekniğe sahip. Ben onu en çok Roberto di Gioia ve Dieter Ilg ile beraber kaydettikleri ve efsane isim Klaus Doldinger’e ithafen yaptıkları 2006 baskısı Abracadabra albümündeki harika tuşesi ile tanıyorum. Dillere destan sololara sahip bu önemli müzisyenin ACT’den kendi adına daha çok elektronik caz albümleri kaydettiğini görüyoruz. ACT Family Band’ın trompetçi üyesi Finlandiyalı genç yetenek Verneri Pohjola. Ben kendisini 2012’de ACT’den Aurora’dan sonra ikinci albümü olarak çıkan Ancient History albümü ile tanıyorum. Bu albümdeki Deism ve ACT Jubilee konserinde de çalınmış olan But This One Goes in Four besteleri ve Björk coverı Hyperballad yorumları dikkate değer.
Caecilie Norby ile tanışmam Lars Danielsson’un 2004 baskısı Libera Me albümünde beraber besteledikleri New Born Broken’daki vokal performansı ile oldu. Olgun, karakterli ve etkili bir ses rengine sahip olan Caecilie Norby, Danimarka doğumlu ve sadece caz müzik ile uğraşmıyor. Rock müzik sahnesinde de sevilen bir vokalist. Caecilie Norby’nin ACT’den çıkan ilk kendine ait çalışması 2012’de Lars Danielsson ile beraber yaptıkları Arabesque adlı albüm. Ancak bundan önce hem birçok ACT albümünde vokalist olarak performans vermiş hem de ACT’nin ünlü Magic Voices, Magic Nordic Voices gibi caz vokalleri bir araya getirdiği albümlerde kayıtlara sahip. ACT öncesinde farklı firmalardan da caz ve rock birçok albüm doldurmuş.
Fransız Céline Bonacino bariton saksofonda özelleşmiş ve triosu ile beraber ACT’den Way of Life albümünü çıkarmış. Bir Bariton saksafoncunun bir trioya liderlik etmesi pek alışagelmiş bir olgu değil. Yapılan müzik ile ilgili olarak da aynı şeyi söylemek mümkün. Oldukça minimal, bas/bariton çizginin çok hakim olduğu doğaçlamalarla dolu besteleri ve performansları var. Johan Norberg daha çok İsveç folk-world müzik türünde akustik eserler vermiş İskandinavyalı önemli bir gitarist. Nils Landgren ile beraber kurdukları Chapter Two adlı ikiliyle hem birçok canlı performans vermiş hem de ACT’den çıkan harika albümlere imza atmış. Bunun yanında yine İskandinavyalı saksafoncu Jonas Knutsson ile baraber ACT’den çıkan İsveç folk müziği türünde albümlere sahip.
ACT’nin birçok ünlü müzisyeni ile kayda değer sayıda albüm yapan genç Alman piyanist Michael Wollny için söylenecek çok şey var. Liderlik ettiği [em] grubu ile birlikte yaptığı güzel albümlere yakın zamanda harika albüm Wasted & Wanted ile bir yenisini daha ekledi. Yakın zamanda bu albümün turnesi kapsamında İstanbul’a da bir ziyaret yaptı. ACT’nin yenilikçi yaklaşımlarının bir simgesi gibi bu müzisyen. Michael Wollny aklımda hep ACT’nin 2005 baskısı E.S.T. Viaticum’un arasından çıkan katalogun ilk sayfasında “Everything Must Change” sloganı altında gördüğüm fotoğrafı ile kalmıştır. (Michael Wollny [em] grubu ile beraber verdiği bu pozda dağınık saçlarıyla The Cure’un solisti Robert Smith’e çok benziyor bence) Bu fotoğrafın altında ACT: Young German Jazz adı ile yazılan yazı şöyle: “Kimse sadece caz dinleyerek büyümez. Caz müzisyenleri bile. Rock’n Roll, techno, folk, country, world, caz ve bazı diğer türler günümüz genç müzisyenlerini ciddi manada etkileyen geniş bir spektrum yaratırlar. Şimdi bütün bu formlar bir araya getirilebilir. Caz artık sadece armonik, yapısal veya doğaçlama prensiplere bağlı kalamaz. Geçmişte olduğu gibi caz belirleyici bir stil içerisinde tanımlanamaz. Farklı kaynaklardan beslenmesinden yola çıkarak özgürlük ve açık fikirlilik için eş anlamlar oluşturmalıdır. Biz, genç müzisyenleri sınıflandırma dışındaki müziğe ulaşmaları için destekliyoruz.“ Bu yazı her ne kadar, genç müzisyenlere yönelik gibi görünse de, bence ACT firmasının genel görüşlerini de ifade etmekte. ACT sanatçılarının albümlerinde bu fikirlerin izlerini sonuna kadar hissedebilirsiniz.
Özgürlük, çeşitlilik, yetenek, titizlik, sınıflandırılamazlık… Bunların hepsi bir araya geldiğinde özgünlük ve güzellik ile karşı karşıya kalmak çok normal. Siggi Loch için müzisyenler çok önemli. Hepsi birer inci... Müzisyenler bu müzik sever yapımcı tarafından özenle keşfedilir, kaydedilir ve dünyaya sunulurlar. Onlara sağlanan rahat ortam da, doğal olarak, mükemmel ve ruh dolu kayıtların ortaya çıkmasını sağlar.
Akbank Caz Festivali’nde beni en çok heyecanlandıran konser kesinlikle The ACT Jubilee Night konseri. Bizlere harika bir akşam yaşatacaklarına, o aşık olduğum müzik dünyasında şimdiye kadar defalarca çıktığım yolculuklardan bir diğerine beni tekrar çıkaracaklarına eminim. Bu konserin hemen öncesinde yine Lütfi Kırdar’da Miles Davis’in öğrencileri Larry Coryell, Darryl Jones, Joey DeFrancesco, Omar Hakim, ve Wallace Roney’den oluşan Miles Smiles ekibini de dinleme şansımız olacak. Başka bir deyişle, 7 Ekim Pazar günü İstanbul ve Lütfi Kırdar 4 saat içinde 10’dan fazla çok önemli müzisyeni birden ağırlayacak ve festival içerisinde festival yaşanacak.
Dip not olarak; Akbank Caz Festivali’nde Jens Thomas ve Rudresh Mahanthappa gibi harika iki ACT müzisyenini daha izleyebileceğimizi ve Kasım ayında bunlara ek olarak efsane Nils Landgren Funk Unit’in ve ACT’nin yükselen yıldızlarından (içerisinde Lars Danielsson’un da yer aldığı Baltic Gang’in piyanisti) Jacob Karlzon’un da (More adında çıkardığı yeni albümünün turnesi kapsamında) İstanbul’u ziyaret edeceklerini ekleyeyim.
No comments:
Post a Comment